5 Ocak 2015 Pazartesi

Tanrı Konuşuyor - I -


 

      Kamile İNCE          

 
Tanrı, Hosea’ya, “ Git, kendine eş olarak bir fahişe al..” *
Hosea, denileni yapar. Gider,  Deblaim’in kızı Gomer’i alır, evlenir; çocukları olur. İki erkek, bir kız: Jezreel, Lo-Ruhamah ve Ammi...

Tanrı bu çocuklara sahip çıkmaz:” Siz benim halkımdan değilsiniz, ben de sizin tanrınız değilim,” der ve ekler:” Artık İsrail’e merhamet etmeyeceğim.”

Tanrı, Gomer’in çocuklarından Jezreel'e, kardeşleri  Ammi ve Ruhamah’a  şu sözlerini aktarmasını ister:

“ -Annenizle birlikte yalvarın, yalvarın! - O benim karım, ben de onun kocası değilim- fahişeliğini silsin, uzaklaştırsın bu imajı üzerinden, zinayı kalbinden söksün, atsın… aksi taktirde anadan doğma  onu çırıl çıplak soyar, sonra bir hayvana yapıldığı gibi yönünü kurak topraklara çevirtip onu orada susuzluktan öldüreceğim.”

-“ [Gomer], eski aşklarıma döneceğim dediği için, çocuklarına da acımayacağım. Onlar bir fahişenin çocuklarıdır.  

Gomer’in ise hayatından memnun olmadığı anlaşılıyor. Tanrı’nın tehditlerine kayıtsızdır: Siz bana ne veriyorsunuz da hükmetmeye kalkışıyorsunuz?

Tanrı,

“ [Gomer], eski aşıklarının ona ekmek, yağ, yün, içecek verdiğini söylüyor. Ona gününü göstereceğim.  Onun yolunu dikenlerle öreceğim ki, giderken yolunu bulamasın. Ona her şeyi bol bol verenin BEN olduğumu,  BAAL’a sunduğu altın ve gümüşlerin benim olduğunu bilmiyor. Çıplaklığını örtsün diye verdiğim yün bile…”

Bu kısımda Gomer’in evliliği için teşvik edici olmaktan başka hiçbir iyilik yapmamış olan Tanrı’nın neyin bedelini ne olarak geri istediği anlaşılmıyor. Gomer’e, çocuklarına, İsrail’e, Ephraim’e, hemen herkese kızgın ve oldukça kırgındır.  Yapılan her hareketin gözünün önünde gerçekleştiğini söylerken, yapılanlar konusunda kendisine önceden neden bilgi verilmediği yolunda alıngan bir refleks gösteriyor. “Arpayı, yağı, yünü, üzümü, şarabı ben size verdim,”diyor. Karşılığında gereken ilgiyi görmeyen Tanrı'nın şimdi verdiklerinden ve yapıp ettiklerinden  pişman olduğu görülüyor. Kızıyor...Şantaja başvuruyor! Tehdit yaylarını gererek oklarını Gomer’e çeviriyor:

“- Şimdi aşıklarının gözleri önünde onun bütün ayıplarını bir bir ortaya dökeceğim; hiç kimse onu elimden kurtaramaz..”

Adım adım öfke ateşinin yüreğini alevlendirdiği Tanrı, oturduğu yerde, Gomer’le yüzleşmeden Gomer’in başına neler getireceğini sıralamaya devam ediyor:

“-Onun sevincini söndüreceğim, istediği kadar bunlar benim payım desin,;üzüm asmalarını, incir ağaçlarını kurutacağım..”

Bu kadarla yetinmez; Gomer’in bağ bahçelerini bozup kökünden sökerek vahşi hayvanların otlayacağı bir meraya dönüştüreceğini söyledikten sonra, Tanrı içini çekerek kendi kendine söylenir:

“- Şimdi eski aşıklarına dönüp beni unutsun bakalım, unutmak neymiş.”

“ Bana değil, bayramda Baal’e tütsü yakıyor. Onu o gün orada kendi elimle cezalandıracağım…”

Kendisine ihanet eden İsrail'e bol bol beddua ederek, onun için ayrıca olmadık kötülükler tasarlayan Tanrı,  bunları bir bir nasıl gerçekleştirip, onu diyar diyar dolaştıracağını söylerken, arada ve çok sık olarak sözü dolaştırıp durup Ephraim’e getiriyor. Ephraim'in  yaşam tarzı hakkında, söylediği şarkılar, yaşadığı aşklar, gezip geçtiği yerler hakkında içinde yanıp tutuşan bir kıskançlık ateşiyle  ver yansın ediyor...

Bir sonraki bölümde bu konuyla ilgili özeti vereceğim.

 
*NOT:Bu yazıda aktarılan konuşmalar ve araya sıkıştırılan kompozisyon paragrafları  için temel alınan kaynak,“Eski Ahit/Old Testament” Hosea kısmı.

Hiç yorum yok: